Bu Blogda Ara

20 Ağustos 2016 Cumartesi

Muffin sevmeyen var mı? :)







Sitemizde yoğun bir çevre düzenleme durumu var bu günlerde . Ağustos ayı sıcağı altında bir de asfaltın sıcağı eklenince çalışan işçilere kendimce bir şeyler yapayım diye kolları sıvadım bu hafta sonu . Mutfaktan bu mis kokulu küçük kekler çıktı :) Yapması son derece kolay bu kekleri umarım sizlerde sevdikleriniz ile paylaşır ve en az bizim kadar seversiniz :)

işte tarifimiz : )

2 yumurta
4 kahve fincanı toz şeker
2 kahve fincanı sıvı yağ
2 kahve fincanı yoğurt
6 kahve fincanı un
1 paket kabartma tozu
1 çay kaşığı zencefil
1 çay kaşığı tarçın
1 çay kaşığı zerdeçal
1/2 çay kaşığı karanfil tozu
ve
1 su bardağı kuru meyve ( kayısı , üzüm )
ya da
3 çorba kaşığı kakao
1 su bardağı damla çikolata
ya da
1 su bardağı yaş meyve ( doğranmış elma , havuç ,vişne , frambuaz ... )

Yumurta ve şekeri mikser yardımı ile köpürene kadar çırpıyoruz. Sırası ile yoğurt, sıvı yağ ve baharatları ( zencefil ,tarçın, zerdeçal ve toz karanfil ) ekleyip spatula yardımı ile karıştırıyoruz. En son unu ve kabartma tozunu ekleyip pürüzsüz bir hamur elde edene kadar karıştırıyoruz. İşin en eğlenceli tarafı ise bu küçük keklere ne isterseniz koyabilecek olmamız . İster kuru meyveli ,ister kakaolu ya da taze meyveli yapabilirsiniz . Hamurun içine istediğiniz malzemeyi ( kakao, kuru meyve veya yaş meyve ) ekleyip muffin kalıplarına hamurları paylaştırıp önceden ısıtılmış 180 derecelik fırında 20 - 25 dakika pişir .


Fırından gelen nefis kokular keklerin lezzetin habercisi gibi :) Hadi ne duruyorsunuz sıvayın kolları hemen mutfağa :)

Afiyet Olsun :)

10 Ağustos 2016 Çarşamba

Zeytinli Dereotlu Ekmekler :)


Oğlumun ilk doğduğu yıllardı bu tarifle tanışmam . İlk tanıştığımızda da çok sevmiş ,yapıp sevdiklerim ile paylaşmıştım . 1998 yılından beri unuttuğum bu tarifi geçenlerde evi kurcalarken buldum :) Yapması kolay , yemesi çok zevkli bu  ekmekçikleri umarım sizlerde en az benim kadar seversiniz .

İşte tarifimiz :)

300 ml ılık süt
25 gr toz şeker
1 tatlı kaşığı tuz ( zeytin ezmesi çok tuzlu ise koymayın )
1 paket instant maya ya da kibrit kutusu büyüklüğünde yaş maya
1 yumurta
180 ml sıvı yağ
650 gr unu
1 demet  ince kıyılmış dereotu

içine
zeytin ezmesi

üzerine :
1 adet yumurtasının sarısı
çörek otu

Ilık süt ve şekeri karıştırıp, üzerine mamayı ekliyoruz ve bu karışımı 10 dakika dinlendiriyoruz. Yumurtayı , tuzu , ince kıyılmış dereotunu ve sıvı yağı ekleyip en son karışıma unu da ekleyip, kulak memesi kıvamında bir hamur elde edene kadar yoğuruyoruz. Hamurun üzerine nemli bir bez serip ılık bir yerde mayalanmaya bırakıyoruz hamuru . Bu süre yaklaşık 60 dakika kadar sürüyor :)


Mayalanmış hamurdan ceviz büyüklüğünde bezeler koparıp avucumuzun içinde bastırarak açıyoruz . Açtığımız hamurun ortasına 1 tatlı kaşığı zeytin ezmesi koyup , top şeklinde yuvarlaklar yapıp , yağı kağıt serdiğimiz fırın tepsisine diziyoruz. Tüm hamur bittiğinde eklerin üzerine yumurta sarısı sürüp, en üste biraz çörek otu koyuyoruz.


Önceden ısıtılmış 180 derecelik fırında ekmeklerin üzeri iyice kızarana kadar pişiriyoruz. Bu süre yaklaşık 45 dakika kadar sürüyor :) Ama genede fırını kontrol etmeyi unutmayın sakın :)

Sonuç enfes ekmek kokusu ve pamuk pamuk ekmekçikler :)

Benim yıllar sonra bulup çıkardığım bu tarifi bizim mutfak çok seviyor . Eeeee bulmuşken artık sık sık yapılacak anlaşılan :)

Umarım sizlerde yapıp sevdikleriniz ile paylaşırsınız bu tarifi

Afiyet Olsun :)

31 Temmuz 2016 Pazar

Tuzlu Kek :)






Poğaça tadında bir kek bu . Dilim dilim bir poğaça yapmak istemez misiniz ? .  Ben çocukken annemin mutfağından gelen kokunun sebebidir bu kek . Biz okuldan gelene kadar hazırlanan ve kapıdan içeri girdiğimizde yüzümüzde gülümsemeye sebep olan bu keki umarım sizlerde yapıp sevdiklerinizin yüzünde gülümsemeye sebep olursunuz :)

işte tarifimiz :)

70 gr erimiş tereyağı
200 ml ılık süt
2 yumurta
140 gr ufalanmış beyaz peynir
60 gr doğranmış zeytin
50 gr kuru domates
300 gr un
1 paket kabartma tozu
1 bağ ince doğranmış dereotu yada taze keki
tuz
karabiber

Peyniri , unu , kabartma tozu , dereotu ,tuz , karabiber bir kapta çatal yardım ile karıştırılır . Eritilmiş tereyağı , süt ve yumurta diğer bir kapta çırpma teli ile karıştırılır . Amannnn dikkat sakın mikser kullanmayın . Yoksa pişen kek lastik gibi olur. Burada püf noktası hamurun spatula yardımı ile karıştırmak . Gelelim tarifimize ; kuru karışım ile sıvı karışımı bir araya getirip iyice karıştırıyoruz. İstediğiniz bir kek kalıbı yağlanır ve hamur kalıba konur. Önceden ısıtılmış 180 derece fırında 30-35 dakika pişirilir.
Puf puf ve lezzetli bir kek ikram etmek isterseniz sevdiklerinize bu keki yapmanızı öneririm :)

Afiyet Olsun :)

12 Temmuz 2016 Salı

Alternatif çok limonatası




Limonatayı kim sevmez ki . Çocukluğumdan kalan bir tarif bu . Canım annem zaman zaman bize yapar ve ders çalışırken yanında bir kurabiye ile masalarımıza bırakırdı. İşin güzelliği bu tarif ile hangi tadı istiyorsanız onu elde ediyorsunuz. Zaman geçti ve şimdi ben oğluma tıpkı annemin bize yaptığı gibi ders çalışırken limonata götürüyorum :)

işte tarifimiz :)

3 adet limon ya da portakal
2 su bardağı şeker
3 litre su
1 tatlı kaşığı limon tuzu
nane yada fesleğen

Alternatif çok limonatası da ne demek diye bilirsiniz . İşin gerçeği  3 adet limon yada  3 adet portakal kullanarak yapabileceğiniz bu içeceğe  2 limon 1 portakal ya da 2 portakal 1 limon kullanarak da yapabilirsiniz . Diğer bir püf noktası ise limon ya da portakallar donmuş olacak :)

Donmuş olan portakal ve limonları buzluktan çıkarıp biraz erimesini bekliyoruz. Yaklaşık olarak bu 10 dakika kadar bir zaman demek oluyor. Biraz erimiş olan limon ya da portakalı dilimleyip mutfak robotunda şeker ile birlikte püre haline gelene kadar eziyoruz. Püre haline gelen limon ya da portakalın üzerine suyu ekleyip karıştırıyoruz.Limon tuzunu yarım çay bardağı sıcak su da eritip karışıma ekliyoruz. Karışımı 1 saat kadar dinlendirip , süzüp şişelere doldurduktan sonra dolapta soğumaya  bırakıyoruz.

Sade tüketebileceğimiz gibi , karışım içine taze nane ya da taze fesleğen ekleyerek de servis edebiliriz :)

Afiyet Olsun :)


27 Haziran 2016 Pazartesi

Bir Hatay Klasiği , Kaytaz Böreği :)


 Hatay mutfağı hep ilgimi çekmiştir nedense :) Bir iş nedeni ile Hatay'a gitmiş idim . Bu sayede her şeyin tadına bakma fırsatı buldum . Kaytaz böreğinin adını çok sık duyup yapmaya fırsat bulamamıştım bir türlü . Hafta sonu baygın ve bezgin bir şekilde otururken birden neden olmasın ki deyip kendimi mutfağa attım . Sonuçtan herkes mutlu :)

işte tarifimiz :)

Hamuru için :

6 su bardağı un
1 su bardağı ılık süt
1 su bardağı ılık su
1 türk kahvesi fincanı sıvı yağ
1 tatlı kaşığı şeker
1 tatlı kaşığı tuz
2 tatlı kaşığı kuru maya


Üzeri için :

300 gr kıyma
1 kuru soğan
1 yemek kaşığı domates salçası
1yemek kaşığı biber salçası
2 yemek kaşığı nar ekşisi
tuz
karabiber
pul biber

Kaytaz böreği için yapılması gereken ilk şey , hamuru hazırlamak. Hamur için gerekli tüm malzemeyi büyük bir kap içinde ele yapışmayan yumuşak bir hamur kıvamı elde edene kadar yoğuruyoruz. Hamuru üzerine nemli bir bez koyup ılık bir yerde 1 saat kadar dinlendiriyoruz.

Bu arada böreğimizin üstüne koyacağımız karışımı hazırlıyoruz. Bunun için tüm malzemeleri karıştırmak yeterli olacaktır.


Evettt her şey hazır olduğuna göre ; böreğimizi hazırlamaya başlaya biliriz :) Mayalanmış olan hamurumuzdan mandalina büyüklüğünde beze koparıyoruz ve elimizle bastırarak hamuru inceltiyoruz sonra isteğiniz gibi katlayıp avucumuzun içi ile hamurun üstüne bastırıyoruz hamurların üstüne hazırlamış olduğumuz kıymalı sostan koyup ,önceden ısıtılmış 180 derecelik fırında hamur pembeleşene kadar pişiriyoruz.

Afiyet Olsun :)

11 Haziran 2016 Cumartesi

Anne tarifli Un Helvası



Hani annelerin bazı özel tarifleri vardır. Yaptıkları zaman şıp diye tutan ve sizi hiç yanıltmayan . Bu tarifte onlardan biri . Evde ne zaman yapılması gerekse hemencecik oluveren sizi hiç utandırmayan bir tarif bu.

tarifte neden ölçü yazdığımı anlatmak gerekirse ; ölçü aslında sizler neyi ölçü olarak kabul ederseniz onu anlatıyor  . Bazen bir kahve fincanı bazen çay bardağı bazen de su bardağı ...

İşte tarifimiz :

1.5 ölçü sıvı yağ
1.5 ölçü tereyağı
5 ölçü un
1 ölçü ceviz yada dolmalık fıstık

şerbeti için :

3 ölçü şeker
2.5 ölçü süt
2.5 ölçü su

Öncelikle yağı bir güzel eritiyoruz ve yağın üzerine unu ekleyip başlıyoruz kavurmaya ... Kavurma işlemi kısık ateşte ve ağı ağır yapılırsa daha bir güzel oluyor helvamız :) Helva ve un karıştıkça sıvılaştığını göreceksiniz . Sakın telaşlanmayın :) Unlu karışımın üzerine şekerli sütü eklediğimizde helvamız toparlanacaktır ...
Diğer tarafta şeker süt ve suyu bir tencereye alıp kaynatıyoruz. Unun kavrulma derecesini kendiniz belirleyebilirsiniz. Yani çok kavrulmuş seviyorsanız un kızarana kadara kavurmaya devam etmelisiniz.Sütlü karışımı unun üzerine dökmeden önce tam bu aşamada eğer ceviz kullanacak isek cevizleri ekliyoruz .  Kavurduğumuz unun üzerine kaynamış olan süt karışımını hızlıca döküp unun sıvıyı emmesini bekliyoruz.  Kısık ateşte unlu karışımı bir kaç defa daha karıştırıp altını kapatıyoruz. Tencerenin üzerini temiz bir havlu ile kapatıp tencerenin kapağını kapatıyoruz ve un helvamızı demlenmeye bırakıyoruz.
İstediğiniz şekilleri verip servis ediyoruz.

Afiyet Olsun :)

5 Haziran 2016 Pazar

Yöresel bir lezzet Yalancı Sarma ( Sarma Aşı ) :)







 Çocukluğumdan kalma ve benim için çok kıymetli bir tarif bu aslında . Rahmetli anne anneciğimin nurlu ellerinden yemeğe alıştığımız , bugünlerde biricik anneciğimin elinden yediğimiz muhteşem ve farklı bir lezzet :)

İşte Tarifimiz :

2 orta boy soğan
1 yemek kaşığı zeytinyağı
1 su bardağı pilavlık bulgur
yarım demet taze nane
1 su bardağı iri dövülmüş ceviz
yarım su bardağı rendelenmiş peynir
4 çorba kaşığı haşhaş ezmesi
tuz
karabiber
3 su bardağı sıcak su
salamura ya da taze yaprak

Soğanları küp küp yemeklik şekilde doğrayıp tencere koyduğumuz yağ ile birlikte kavuruyoruz. ardından haşhaş ezmesini ekleyip bir iki dakika da soğanlarla birlikte haşhaş ezmesini kavuruyoruz. Tencereye 3 su bardağı ekleyip tencerenin kapağını kapatıyoruz ve kaynamaya bırakıyoruz. Tencere içindeki su kaynayınca bulguru ilave edip tencerenin kapağını kapatıyoruz. Ocağı tam bu sırada kısık ateşe almanızı öneririm :) Artık bulgur suyu çene kadar tencerenin kapağını hiç açmadan yaklaşık 20 dakika kadar pişiriyoruz. Eğer bulgur pişmez ise biraz daha sıcak su ekleyerek bulgurun pilav kıvamında pişmesini sağlamak gerekli. Pişen pilavımız içene tuz , karabiber , dövülmüş cevizi ve peyniri de ekleyip bir iki defa karıştırdıktan sonra tencerenin kapağını kapatıp pilavı demlenmeye bırakıyoruz. Bu işlem de yaklaşık 10 dakika kadar sürecektir. En son servis etmeden önce çok ince kıyılmış naneyi katıp karıştırıyoruz :)
Çocukluğumda bu pilav kocaman servis tabağının ortasına yaprak konularak , yaprağında çevresi pilav ile doldurularak servis edilirdi , Sofrada herkes kendi sarmasını kendi sarar yada sarmadan yaprak ile afiyet ile yerdik. Kocaman ailelerin kocaman gülüşleri içinde harika akşam yemeklerimizi süslerdi :)
Sevdikleriniz ile paylaştığınız bu lezzet sizlerin de yüzünde kocaman gülücükler bıraksın :)


Afiyet Olsun